Hazret-i Selmân-ı Pâk Ziyaretgahı
Hazret-i Selmân-ı Pâk Ziyaretgahı hakkında Seyahatname'de yer alan bilgi:
Irak toprağı sakini, istihkak kutbu, sahâbe-i güzin, Kâf-ı yakın sîmurgu, Resûl-i Nebî hizmetçisi, Selmânî tarikati pîiri, Habîb-i Levlâk yâr-ı gârı, yani Hazret-i Selmân-ı Pâk: Ashâb-ı güzinin seçkini ve zindesi Selmân-ı Pâris'dir. Aslında Selmân-ı Pâk'dir. Hazret-i Resûl'e Hadice-i Kübrâ'dan sonra iman getirip Resûlullah'ın hanesinde kulağı halkalı kölesi gibi hizmetçisi idi. Hazret-i Risâlet-penâh aleyhisselâm Hazret-i Ali'nin kutlu başlarına Züssehâb adlı bir tacı giydirip önüne ve ardına iki Muhammedi taylesânı sarkıttığı için bu tâca Züssehâb dediler. Ve bizzat Hazret-i Risâlet-penâh Hazret-i Ali'nin kemerine bir kuşağı bağlayıp Ali'nin eline bir asâ verip Halvetî tarikatı pîşvâsı [pîri, önderi] olmak üzre Hazret-i Resûl Hazret-i Ali'ye bir seccade verip:
"Yâ Ali, bütün tarikatlere seni pîşvâ (pîr) eyledim, sen de senin sevdiğin dostlarından istediğin kimselerin kemerini bağlayıp izin ver, onlar da birer tarikata, sanat ehline ve meslek sahiplerine pîr olsunlar" diye Hazret-i Resûl izin verince hemen Hazret-i Ali yerinden durup Resûl-i Hudâ'nın önünde 17 rek'at namaz kıldı. Daha sonra Ashâb-ı güzinin ileri gelenlerinden 17 zatın kemerlerine dua, senâ ve gülbâng-ı Muhammedi ile binlerce Sahâbe-i kirâm huzurunda 17 adamın kemerini bağladı. İlk başta Hazret-i Ali:
"Destûr yâ Resûl allah” deyip Hazret’in yanından Selmân-ı Pâk’i muhabbet meydınını çekince Hazret-i Resûl,
"Destûr yâ Ali, Selmân ehildir" dediklerinde Hazret-i Ali ilk olarak hayır dua ile Selmân’ın kemerine kuşak bağladı. Selmân, Hazret'in, Çâr-yâr-ı güzinin, Aşere-i Mübeşşere ve diğer Ashâb-ı güzinin ellerini öpüp hizmetçilere ve berberlere Selmân-ı Pâk pir oldu. O da 320 yaşında pîr-i fânî idi, ama Resûlullah'ın nazarı ile dinç ve sağlıklı idi ve ledün ilminde gayet âlim idi. Hazret-i Resûl Selmân-ı Pâk hakkında;
"Selmân bizden ve ehl-i beytimizdendir, evvelin ü âhirin ilmine erdi ve doğrusu cennet onu çok arzular" diye hakkında buyurmuşlardır.
Sonunda Hazret-i Ebubekir halifeliğinde 330 yaşında bu Medâyin toprağında vefat edip bu Diyâle yakınında yüksek bir türbede yatmakta olup dört tarafı İrem Bağları gibi bağlardır.
.....................(1 satır boş).....................
Ve yılda bir kere (—) mevsiminde Bağdad'ın bütün zanaat ehli, bütün safalı dostları ve gezinti sevenleri çadır ve ağırlıklarıyla bu Selmân-ı Pâk'e gelip beş-altı bin çadır kurulup Selmân Sahrası renk renk çadırlarla şenlenip üç gün üç gece insan deryâsı olup Bağdad'dan ve başka köy ve kasabalardan gelip ziyaret edip gitmededirler. Ve nice zanaat ehli bu dinlenmede çıraklarını yollayıp başka çıkarıp irşad ederler. Kısacası yılda bir kere bir Bağdad mesiregâhı budur ki misli meğer İstanbul'da Kâğıthane'de Kuyumcu Mesiresi ola yahut Mısır'da Seyyid Ahmed el-Bedevî Mesiresi ola, ama bu Selmân Mesiresi onlardan fazla şenliklidir.
Ayrıca Bakınız
- Ashab-ı Kehf Ziyaretgahı
- Davud Paşa Camii
- Defterdar Şerifzade (Defterdar İbrahim Paşa) Mescidi
- Güvercinlik (Golubac)
- Hoca Seyfeddin Camii (Kurşunlu Cami)
- Zahid Efendi Cami
- Yeniceköy Hamamı
- Kirmançık (Kremençug)
- Moğazbird Kalesi
- Pirinç Han
- Sarı Gölcük (Valea Nucarilor)
- Karagöz (Prohorovo)
- Samsun
- Birimbal (Birinbal)
- Lut Gölü
- Akyazılı Sultan Türbesi
- İbrahim Bey (Eski) Cami
- Dessuki (Dısuk)
- Ali Baba Tekkesi
- Davas (Kale)