Kamerü’l-Kum (Kum)
Kamerü’l-Kum (Kum) hakkında Seyahatname'de yer alan bilgi:
Tarihçiler bu Kum Kalesi hakkında şehrengîzlerin yazmışlar ama tarihçi Ermeni Mıkdisî öyle yazmış ki Nuh Tufanı'ndan sonra Hazret-i Nuh Necî aleyhisselâm Musul'da Cûde Dağı üzerinde gemi ile esenliğe kavuşunca âlemi gezip dolaşarak bu Kum Ovası'na gelip suyu ve havasından hoşlanıp bir hayli zaman o çöllük kumsalda konaklayıp bir köy kurar.
Sonra Hazret-i Nuh Necî vefat edip ecinne kavmi bu Kamerü’l-Kum Şehri'ne yayılır. Bir cin kabilesi de daha önce mutasarrıf olan ecinne üzerine gelip büyük savaş ederler.
Sonunda araları düzelmeyip Hazret-i Risâlet-penâh peygamber olduktan sonra Bedr-i Huneyn fethinde bütün ecinne Hazret-i Risâlet huzuruna gelip Kamerü'l-Kum Şehri için dava ederler. Hazret-i Risâlet daha önce Kum Şehri'ne sahip olan ecinne melikinden sorarlar ki,
"Siz Kum Şehri'ne neden sahip oldunuz" derler. Onlar da,
"Yâ Resûlullah bize bu şehri atan İkinci Âdem Hazret-i Nuh Necî bağışladı. O zamandan beri bizim hükmümüzdedir ve hâlâ bizdedir. Şimdi bunlar ellerine almak ister." dediklerinde Hazret-i Peygamber buyururlar ki,
"İkinizin de [320b] ilgisi yoktur, cinler yurdu değildir. (—) (—) şimden geri o diyara uğramayınız" buyururlar.
Sonra cinlerden bir can kalmayıp ol sene Enûşirvân-ı âdil Hazret-i Risâlet'ten izin alıp bu Kamerü'l-Kum Kalesi'ni imar eder ki birinci kurucusu Hazret-i Nuh, İkincisi de Kisra Enûşirvân-ı âdildir, diye tarihi yüksek bir sütunda okunaklı yazı ile yazılmıştır.
Kamerü’l-Kum Şehri'nin özelliği: Hazret-i Peygamber cinlere,
"İlginiz yoktur, Kum Şehri benim ümmetim içindir. Şimden gerü o şehirden göçüp bir daha uğraman" buyurdular, o mübarek sözlerin etkisiyle cinler kavminden hiç bir kavim Kum Şehri'nde kalmayıp hâlen Kum Şehri içine ecinne girmez, girerse sağ kalmaz ve Kum Şehri halkını asla sar'a tutmaz. Gariplik bu ki diğer diyarlarda bir adamı sar'a tutsa yani ecinne bulsa Kum Şehri'ne gelip kalsa Allah'ın emriyle sar'a hastalığından kurtulur. Ama yine başka diyara gitse sar'a tutar, derler. Sorumluluk söyleyenin. Ama Kum Şehri içre sar'alı adam olmadığı muhakkaktır.
Diğer Kamerü'l-Kum Şehri
Bu hakir o kadar sene seyâhatte bir Kamerü’l-Kum da Kırım ülkesi yakınında Salsâl tahtı olan Akkirman Kalesi'ni bilirim, Yunan tarihçilerine göre Rum Kameru’l-Kum'u Akkirman Kalesi'dir. Gerçi kalesini 889 [1493] tarihinde Sultan Bayezid fethedip İslâm diyarı olmuş ama bu Akkirman'ın doğu tarafında olan Kum deryâsı hâlâ cinlerin hükmündedir. İnsan girse esenliğe çıkamayıp ölür.
Bir kere vahşi Kazaklar Akkirman’ı yağmalamak için o Kamerü'l-Kum kenarına 150 parça gemilerle 5.000 Kazak Kum deryâsına girince bir can kurtulmayıp 150 parça gemilerinin deniz kıyısında kaldığı muhakkaktdır ki yakın tarihte olduğundan nice kimselerce bilinir ki zamanımızda hayatta idiler.
Hâlâ o Kamerü’l-Kum’da küçük yaylar, oklar, ceviz kabuğu kadar sahanlar, tencereler ve nice yüz bin küçük cin eşyaları bulunur. Ateşe atsan yanmaz ve suya bıraksan batmaz bir tür ibretlik madenî şeylerdir. İnşaallah yeri geldiğinde o Rum Kamerü'l-Kum’u yazılır.
Ama bu Irak Kamerü'l-Kum'u hâlâ insanlarla mamurdur. Ama Mevâl ve Benî Keys Urbânı kabileleri halkı ecinne kavminden fazla işgal edip mamur ve bakımlı olmasına engel olurlar.
Enûşirvân'dan sonra 254 [868] tarihinde Me'mun Halife imar etti. (—) tarihinde Gıyâseddin Şah ve Timur Hanzâde Yakub Şah imar etti ve nice meliklerin eline yetti. 941 [1534-35] senesinde Süleyman Han ve III. Murad Han da fethetti. Ve o zamandan sonra hâlâ Acem elinde kaldı.
Ama, Süleyman Han zamanında, 953 [1546] senesinde Elkas Mirza b. İsmail harap etti.
Kum Şehri'nin harap olmasının sebebi odur ki: Elkas Mirza’nın büyük kardeşi Şah Tahmasb İran ülkesi şahı olunca küçük kardeşi Elkas'a Şirvan-ı Şamakı Hükümeti'ni verir, ancak Elkas şahlık iddiasında olur.
Sonunda Mirza Elkas'ın Tahmasb Şah ile geçimi olmayıp Kaytak vilâyetinden, Deşt-i Kıpçak'dan Kırım vilâyetine, oradan gemiyle İstanbul'a gelip Süleyman Han'ın ayaklarına yüzler sürüp büyük bir sarayda konaklar.
Sonra Türkmen, Kürt ve diğer Türk başıbozuklarından Elkas Mirza'ya 80.000 kadar haramî, eşkıya, isyancı, haydut derinti asker verip Elkas Mirza yolları katederek Bağdad hududuna varıp Hemedan, Dergezîn, Mihriban, Bağ-ı Cinân, Cem-cenâb, Şehribân, Kum, Kâşân ve Isfahan-ı nısf-ı cihana kadar 8 ayda İran, Turan, Azerbaycan diyarlarını harap edip o kadar mallar ve Kârûn hâzineleri alırlar ki hadden aşkındır, diye tarihçiler dilinde destan olup Haleb kışlasında Elkas Mirza adlı şahıs gelip Süleyman Han’ın tahtının ayaklarını öpüp nice Mısır hâzinesi değerli hediyeler arz eder. O zamandan beri bu Kum Şehri Elkas Mirza'nın harap etmesinden dolayı o kadar mamur, rahnesinden ol kadar bakımlı, şenlikli ve süslü değildir.
Kum Şehri Kalesi’nin şekli:
....................(1.5 satır boş).....................[321a]
....................(2 satır boş)....................
Kum Şehri hâkimleri:
....................(1.5 satır boş)....................
Kum Şehri’ndeki camiler:
....................(1.5 satır boş)....................
Tefsir ilmi okutulan medreseler:
....................(1.5 satır boş)....................
Çocuk mektepleri:
....................(1.5 satır boş)....................
Şanlı derviş tekkeleri:
....................(1.5 satır boş)....................
Evlerdeki su kuyuları: Tamamı 1.600 adet âbıhayat su kuyuları vardır. Bir tarafı cennet benzeri Bağdad çölleri olduğundan akarsuları yoktur. Bütün imaretleri kuyu sularından dolaplar ile sulanır Kum Şehri'dir.
Tüccar hanları:
.....................(1.5 satır boş)......................
Bedesten çarşısı:
....................(1.5 satır boş).....................
Usta cerrah tabipleri:
....................(1.5 satır boş).....................
Sâlih şeyhleri: Gayet bodur ama genellikle başka diyar halkıdır. Sûrân Kürtlerinden ilim öğrenmek için gelmiş Şafiî mezhepli adamları vardır. Ama şehir halkının tamamı Şiî mezheplilerdir, kalkar, durur, oturur, "Yâ Ali!” derler.
Fasih, usta şairleri:
....................(1.5 satır boş).....................
Güzellerinin yüz renkleri:
....................(1.5 satır boş).....................
İmaristanının iklimi: Şehir Batlamyus’a göre 19'uncu yerel iklimde bulunmuştur. En uzun günü (—) saat, derecedir, İmaretinin talii yay burcunda, müşterî-i nârî (mars) evindedir. Onun için havası çok sıcak olur.
Hamamları:
....................(1.5 satır boş).....................
Yenecek tahılları: Buğdayı ve arpası kumluk olduğundan az olup Kâşân Ovası’ndan ve Hille diyarından gelir ama her nimeti güzeldir. Ancak tatlıları Basra helvasından ve Konya tatlılarından tazedir, hoş ve kokuludur.
Yenecek meyveleri: Cennet bahçelerinde türlü türlü meyvelerinden fındığı ve fıstığı gayet çoktur.
İçeceklerinden Şiraz ve Hürmüz şekerli şerbeti, âb-ı zülesi [bir tür şerbet], köknarı ve müselli gayet lezzetli ve güzeldir.
Bağlarının sayısı: Hepsi bin kadar bağ, bahçe ve gölgelik mesire yerleri cennet bahçeleri vardır ki eski zamandan beri her biri türlü türlü köşkler ile bezenmiş ve oturmak yerleri ile süslenmiş bağlardır. Bunlardan Serçem Bağı meşhurdur. [321b]
Irak Kamerü’l-Kum’u şehri şehrengizinin tamamlanması: Bu Kum Şehri Hemedan Şehri'nin doğu tarafında olup araları 5 merhale yerdir. Eski zamanlarda büyük bir şehir ve sağlam kale idi. (—) tarafından Kasrü’l-Lusûs Şehri'ne yakındır.
....................(4 satır boş)....................
Irak Kum'u büyük velilerini ziyaret yerleri: Büyük mezarlığında başka bir bölümde tam 600 adet ashâb-ı güzin yatmaktadırlar ki niçelerinin üzerlerine Abbasî halifeleri türbeler inşa etmişlerdir ki tarihleriyle bellidir.
....................(1.5 satır boş)....................
Ayrıca Bakınız
- Süleyman Han (Sultan Selim) Cami
- Musa Baba Türbesi
- Ali Paşa Hamamı
- Hazret-i Danyal Türbesi
- Kasım Paşa Hamamı
- Dona Dobrina (Gornja Dobrinja)
- Koca Sinan Paşa (Sinan Paşa) Camii
- Valide (---) Han İmareti
- Hacı Yusuf (Kemeraltı?) Camii
- Sıfas (Sipas) Cami
- Hazret-i Murad Baba ve Hızır Baba Ziyaretgahı
- Fethiye Cami (Ulu Camii)
- Aynu't-Tayr [Kuşgözül Hanı]
- Seyyid Baba Cafer Sultan Ziyaretgahı
- Melemenye (Menemen)
- Moton (Methone)
- Keyvan Bey Hamamı
- Şeyh Hazret-i Seyyid İbrahim Gülşeni Tekkesi
- Fethiye Camii (Agia Sophia Church's Monument)
- Rey