Hazret-i Yunus Nebi Türbesi
Hazret-i Yunus Nebi Türbesi hakkında Seyahatname'de yer alan bilgi:
Deniz kıyısında yüksek ağaçlar içinde bir kubbe vardır, bu köy Sayda ve Beyrut ulemalarına göre o Hazret-i Yunus Nebi türbesidir. Balık Hazret-i Yunus'u bu mahalde ağzından çıkarıp bir zaman sonra vefat edip burada defnedilmiştir, derler.
Gerçekten bütün Sayda, Beyrut, Trablusşam âlimleri] bu inançtadırlar ki Hazret-i Yunus bin Mitte, ümmetinden yüz çevirip Musul diyarından bu mahalle gelip bir gemiye binip Mısır'a giderken gemileri deniz dalgasına kapılır, kura ile denize birkaç adam atarlar. Allah'ın hikmeti uğursuz kuranın biri Hazret-i Yunus'a düşüp aman vermeyip denize atarlar. Hemen o dem bir balık dem çekip Hazret-i Yunus'u yutar. Kırk gün kırk gece balığın karnında konuk olur. Zavallı balık yuttuğuna pişman olup yedi denizi yedi kere dolaşır. Sonunda sindiremeyip bu Sayda yakınında Ciyeyye Köyü'nde balık karaya düşüp Hazret-i Yunus'u dışarı çıkarır.
Hazret-i Yunus'un bu macerasının aslını bazı tarihçiler öyle yazmışlar ki, Hazret-i Yunus, ümmetlerinden ayrılıp kavminden incindiğinde,
"Yâ Rab! Bu kavim bana iman getirmezler. Bunları kahreyle veya beni bu asilerden kurtarıp yedi deniz seyahatini nasip eyle" diye dua eder. Duası kabul olup bu Sayda şehrindeki makamında gemiye binip Allah'ın emriyle Yunus Nebî'yi denize atarlar. Cenâb-ı Bârî yedi denizi balık karnında gezdirip kırkıncı gün ki Aşura günü idi, bütün balıklar Yunus balığına saldırır, onların saldırısından Hak emri ile balık buraşa gelip çıkar.
Gerçekten deniz kıyısında bir küçük kubbedir, ama yine mescittir. Kubbenin kapısı önünde bir kumsal yerde beyaz kireç ile yapılmış nurlu bir kabir vardır, bütün Sayda âlimleri Yunus odur, derler. Bu Hazret-i Yunus mezarı olduğuna bu da delildir ki Cenâb-ı Bârî Hazret-i Risâlet'e Hazret-i Yunus hakkında hikâye yoluyla bu âyeti indirmiştir. "Ve üstüne (gölge yapması için) kabak türünden geniş yapraklı bir nebat bitirdik" [Kur'ân, Saffât, 146] buyurmuşlardır ki Hazret-i Yunus balık karnından çıplak çıkıp bitkin ve yorgun şiddetli sıcakta öylece yatarken Cenâb-ı Bârî peygamberini esirgeyip o an mübarek vücudunu korumak için kabak ağacını yaratıp o büyük yaprakları Hazret-i Yunus üzerine gölgelik olur. Hâlâ türbesi etrafında o yabani kabaktan geçilmez. Ve Sakız Adası'ndan başka yerde sakız ağaçları olmazken nice sakız ağaçları vardır.
Ayrıca Bakınız
- Hınıs
- Varvar Ali Paşa Sarayı
- Osman Fakı (Bărăganu)
- Devevar (Deva)
- Sarıyar (Salarlı)
- İmam Muhammed Gazali Ziyaretgahı
- Pazgan (Vartholomio)
- Ahmed Dürrani Camii
- Rabika Hatun Ziyaretgahı
- Habibce (Habibçeova)
- Aydos
- Moran (Marano Lagunare)
- Mamşuh Vilayeti
- Küçük Çeşmece (Küçükçekmece)
- Menfelut (Manfalut)
- Musa Baba Türbesi
- Şeyh Hazret-i Sariyetü'l-Cebel Ziyaretgahı
- Yarakiri (Ierakas)
- Süleymaniye (Dobrun) Camii
- Yeni (Yeni Minare) Cami