Uruscuk (Rusçuk) - Evliya Çelebi Seyahatname
Google Yol Tarifi Yandex Yol Tarifi Apple Yol Tarifi

Uruscuk (Rusçuk)

Uruscuk (Rusçuk) hakkında Seyahatname'de yer alan bilgi:

İlk yapıcısı Hazret-i Ömer ibn Abdülaziz halifeliğinde Müslümanlar Şam'dan birkaç kere İstanbul üzerine yürüyüp Kostantiniyye'yi kuşatarak süratli bir şekilde nice bin mücahid bu semtlerden ganimet malları almışlardı.

Bu sene Niğebolu Eflak krallarından Uruscuk adında bir kötü namlı kral bu kaleyi yapıp Dobruca kralına hükmetmeye kalkışmıştı.

İşin sonunda bu kale altında kış vaktinde Ruscuk kralı buz üzerinde içip eğlenirken buz kırılıp bütün tabileri ve adamlarıyla boğulup içtiği şarap iken Tuna Nehri olup içkisi zehir oldu. Bu sapık kralın durumunu Yanvan Tarihi'nde çok iyi yazmıştır.

Daha sonra bu Ruscuk Kalesi'ni Dobruca kral istila etmiştir. Daha sonra (---) tarihinde Yıldırım Bayezid Han büyük savaş sonunda feth etmiştir.

İçinde olan Eflak kafirleri kayıklarla Tuna üzerinden karşı tarafa kaçarlarken tamamı suda boğuldular. Daha sonra Yıldırım Han ile Timur olayı meydana gelip Yıldırım Han hapiste iken vefat edip Osmanoğlu devletinin işleri karışmıy iken Eflak ve Boğdan kralları fırsat bulup Tuna Nehri'nin beri tarafında ne kadar sağlam surlar ve kaleler var ise istila ettiler.

Daha sonra Çelebi Sultan Mehmed Rumeli ve Anadolu'ya müstakil padişah olunca yer götürmez askerle gelip bu Ruscuk Kalesi'ni feth ederek ikinci fatih oldu.

Ve bu Ruscuk Kalesi'nde 2.000 parça kayık ve donanma ile karşı tarafa geçip konakladı. Burada büyük taburlar kazıp (---) tarihinde Yergöğü Kalesi'ni yaparak bütün Eflak ve Boğdan'ın fitne ve fesatçılarını katl edip kılıç artıklarını haraca kesip yeniden kral nasb etti.

Daha sonra bu şehir Süleyman Han yazımı üzere Silistre eyaletinde Niğebolu sancağı hükmünde subaşılıktır ve 300 payesiyle şerif kazadır.

Ve nahiyesi toplam (---) adet bakımlı köylerdir. Müftüsü, nakibi, sipah kethüdayeri, serdarı, gümrük emini, muhtesibi, şehir kethüdası, bacdarı, kale dizdarı ve (---) adet [112b] kale neferatları vardır.

Ruscuk Kalesi'nin şekilleri: Tuna kenarında bir alçak kayalı burun üzerinde dörtgen şekilli taş yapı bir küçük kaledir. Bütün çevresini Tuna kuşatır. Doğu tarafa doğru nehre açık bir kat demir kapısı önünde kayadan kesme hendek üzerinde tahta köprü ile geçilir. Her gece kale neferatları zemberekli köprüyü kaldırıp köprüyü kale kapısına siper ederler, böylece kale ada gibi kalır. Asla bir yerden dayanağı olmayan yontma taşla yapılmış bir savaş kalesidir.

Fırdolayı büyüklüğü 900 adımdır. İçinde dizdar, imam, müezzin ve kethüda hanesi, cebehanesi, tahıl ambarı, bir ibadethane ve bir mehterhane kulesi var, başka yapıdan bir belirti yoktur, ama burçları ve bedenleri gayet sağlam olup üç tarafına bakar ve karşı Yergöğü Kalesi'ne yöneltilmiş güzel balyemez ve şayka topları ile usta topçuları vardır. Zira Tuna kalelerinde meşhur sağlam seddir.

Sultan Ahmed Han zamanında Tuna kapudanı Şakşak1 Paşa 50 pare firkate ile Tuna Nehri deryası üzerinde Budin serhatlerinde Estergon Kalesi'ne varıncaya kadar koruma ve kollamada olup yine kış vaktinde bu Ruscuk Kalesi altına gelip limana gemileri bağlarmış. Hala kalede yanında (---) nehrinin Tuna'ya karıştığı yerde büyük limandır.

Ruscuk şehrinin yapıları: Toplam 2200 altlı üstlü hepsi tahta balvan (direk) yapılı hanelerdir. Ve baştan başa şindire (çatı kaplama tahtası) tahta örtülü evlerdir. Asla kiremit ile örtülü hane yoktur. Büyük konakları genellikle Tuna kıyısına yapılmış bağlı ve bahçeli hanelerdir. Kıblesi tarafı yokuş yukarı bağlı ve bahçeli evlerdir.

Ve hepsi hepsi ( ---) Müslüman mahallesi ve üç kefere mahallesi vardır, ama Yahudi mahallesi yoktur, ticaret ile gelip giderler.

Ve tamamı (---) mihraptır. Evvela çarşı içinde Rüstem Paşa Camii, bakımlıdır. İmaret onundur ki Mimar Sinan Ağa yapısıdır.

Medrese, darülhadis ve darülkurra yoktur, ama sıbyan mektebi çoktur. (---) geri kalanı mescitlerdir.

Üç hanı, kale dibinde Tuna kenarında bir hamamı ve 300 adet dükkanı vardır, ama bedesteni yoktur.

Suyunun ve havasının tatlılığından mahbub ve mahbubesi çoktur.

Bütün halkı zengin ve tüccarlardır. Çukalar ve değerli kumaşlar giyerler. Kadınları yassıbaş ile beyaz şeyh abası ferace giyerler.

Bu şehir içinde haftada bir büyük pazar durup çarşı ortası büyük meydanında adam deryası olur. Halkı tamamen Ulah Boğdan ve Bulgarca konuşurlar, ama Eflak dilini de çok iyi bilirler.

Halkı gayet cömert yapılı, garip dostu, zevk ehli, yurdundan ayrı düşmüşleri sever insanlardır ki, zengin ve yoksula nimetleri boldur. Zira bir bolluk şehridir. On kavun bir penezedir. Her kavun onar okka gelir.

Penez, gümüş ile bakırlı bir çeşit Eflak keferesi yazısıyla kesilmiş akçedir, ona penez derler.

Tuna kenarındaki iskelelerde ve şehirlerde geçerlidir. Başka şehirlerde geçmez bir çeşit bakır akçedir.

Ve 10 karpuz yine bir peneze, bir okka (1 okka=1283 gr) ekmek bir peneze, bir okka et bir peneze, bir teneke bal dört peneze ve bir okka yağ on peneze. Her meta ona göre kıyas oluna. Bir bolluk içinde şehirdir.

Bu beldenin batısı tarafında Tuna Nehri'ne karışan Lum Nehri güney tarafında ta Kazanlık Dağları'ndan Torvakutran ve Kabirova Dağları'ndan gelir abıhayat sudur. Kırk-elli çeşit lezzetli balıkları olur. Hatta Tuna kıyılarında oturan kimseler arasında bir adam şişman ve iri olsa,

"Lum suyu balığı gibi semiz olmuş" diye atasözü olmuştur.

İleri gelenlerinden Çavuşzade Çelebiler, Paşanın hanesi sahibi idi. Ve Serdar Ali Beşe...

................ (1 satır boş) ...............

Ruscuk ziyaret yerleri: ( ---) ( ---) ( ---) (---) ( ---) ( ---) (---) . 

Ayrıca Bakınız

Nedir

Hakkında Tanımı

Ansiklopedi

Maddesi

Gezdiği Yer

Kısaca Bilgi

Yayınlanma: Güncellenme: 06.04.2024

Bu site genel internet kaynaklarından alınan bilgiler içerir. Kullanım sorumluluğu size aittir. Materyal sahiplerine ait olan içeriklerin, logoların ve telif ihlaliyle ilgili sorumluluğu ilgililere aittir. Bilgilerin doğruluğu ve güncelliği garanti edilmez. Hatalı veya eksik bilgiler için bize iletişim yoluyla bildirin.