Hazret-i Şuayb Nebi Ziyaretgahı - Evliya Çelebi Seyahatname
Google Yol Tarifi Yandex Yol Tarifi Apple Yol Tarifi

Hazret-i Şuayb Nebi Ziyaretgahı

Hazret-i Şuayb Nebi Ziyaretgahı hakkında Seyahatname'de yer alan bilgi:

Bu dere içinde yolun sağ tarafında kayalar altında büyük mağaralardır, o nurlu mağaraların içinde yatmaktadırlar, Âzeryâ Tarihi'ne göre. O tarihtir ki Nuh Tufanı'ndan sonra Mısır'da Heremeyn dağları ki, halk Firavun Dağı derler, Tufan'dan sonra bu dağlar içinde bulunan yazılar Hazret-i İdris Nebî'nin ve diğer kâhinlerin yazıları deve, sığır ve koyun kemikleri ve kürekleri üzerine İbrî ve Süryanî hatları ile yazılmıştı. O hatları Sâna oğullarından Âzeryâ adlı hekim toplayıp yazmıştır. Bütün tarihler ondan alınıp bütün peygamberler, peygamber oğulları ve bütün olaylar onda yazılmış olup güvenilir tarihtir. Bütün Mısır Kıptîleri itibar ederler. Onun güvenilir sözüne göre Arz-ı Mukaddes'te gömülü olan peygamberleri ziyaret edip özelliklerini becerebildiğimiz kadarıyla kopyaladık. Cenâb-ı Bârî bu müsveddemiz ziyaret ettiğimiz sultanların yüzü suyuna tamamlanması kısmet ola.

Bahtiyar kardeşlere şöyle malum ola ki, Hazret-i Şuayb Nebî Bahr-i Kulzüm [Kızıldeniz] ki hâlâ Süveyş Denizi derler, o denizin kıyısında Medyen şehri derler bir büyük bir şehir idi, Cenâb-ı İzzet kavmini helâk edip şehrini harap etti. Kur'ân-ı Kerim'de geçen "Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı [gönderdik]..." [Kur'ân, A'râf, 85] âyetinden maksat o Medyen şehridir, Hazret-i Şuayb bu şehirde otururdu. Bu şehir Mısır'dan Mekke-i Mükerreme'ye giderken Muveylah adlı kaleye bir menzil yakın yerdedir. Ve bu şehre yakın dağlar içinde Müslüman hacılar konaklarlar, Şuaybü'n-niam derler bir İremezât bağı ve âbıhayat sulu yerlerdir. Hacılar buraya geldiklerinde taze can bulur. Hazret-i Şuayb neslinden adamları vardır.

Bu dağlarda halkın bir çeşit küçük koyunları vardır, Hazret-i Şuayb koyunlarındandır. Zira Hazret-i Şuayb Nebî zengin ve maldar peygamber idi ve Hazret-i Musa peygamberlikten sonra Hazret-i Şuayb'ın çobanı idi. Hazret-i Şuayb'ın bir kızını nikâh ile alıp Şuayb Nebî damadı oldu. Hâlâ o dağda olan koyunlar o döldendir.

Tarihçilere göre, 124 bin peygamberden a'mâ [kör] peygamber olmamıştır, ancak Hazret-i Şuayb olmuştur. Eğer Yakub Nebî de kör idi denirse, Hazret-i Yakub, Hazret-i Yusuf hasretiyle ağlayarak kör oldu. Ama sonra Hazret-i Yakub Nebî Mısır'ın Feyyum şehrinde Hazret-i Yusuf ile buluşunca Allah'ın izniyle gözünün nuru Yusuf'u görüp gözleri açıldı. Ancak Şuayb Nebî anadan doğma kör idi.

Sonra Cenâb-ı Bârî Medyen şehrinde Şuayb Nebî'nin kavmini helâk edip şehrini harap edince Hazret-i Şuayb "Bu diyara azap indi" deyip çoluk çocuğu ile Beyt-i Mukaddes'e gelip bu nur dolu kabri yakınında, yazılan Hattîn Köyü'nde oturup vefat ettikten sonra burada defnedildi. Nur dolu mezarları gerçek mağaralardır ancak dışında kârgir kubbe yapılar, mescit, zaviye ve hücreleri var. Bütün binaları yine kayalara bitişiktir, zira bir dar mahaldir.

Mübarek türbeleri kapısı kuzeye nazırdır. O kapıdan içeri bir gül gülistanlı bahçedir, ama küçüktür. Ondan içeri bir kapı da kuzeye nazırdır. Kapısı üzerinde olan kemerde bir beyaz ham mermer üzere mermer ustası ibretlik çiçekler içinde karşılıklı iki tavus çizmiş ki görenin gözleri kamaşıp hayran olur. Büyüleyici İrem tavusu resmidir.

Bu kapıdan içeri sol tarafta bir kârgir bina yüksek kubbeli köşk vardır. Dört tarafı yaban gülü ve zerrindir. Kokusundan ziyaretçilerin dimağı kokulanır.

Bu mahalde vilâyet ayanından bazı salih kimseler yatmaktadır. Ondan yukarı nur yuvası olan kabirlerine 7 basamak taş merdiven ile çıkılır. Doğuya bakar bir kapısı vardır. Ve mübarek kabirleri bu kapıdan içeri o nurlu kubbenin kıble solunda bir mağara içinde yatmaktadır. Sandukaları yaldızlı yeşil atlas ile örtülüdür. Mısır ve Şam halifeleri ve ayanı eşraflar hediyeler getirip çeşit çeşit halılarla döşenmiştir. Değerli sanatlı avizeler asılıdır. Her ziyaretçiye türbedarlar gülsuyu, buhur ve ham amber yakıp izzet ikram ederler, zira bu türbedarlar Şuayb Peygamber soyundandır.

M uham m ed bin İshak Tarihi'ne göre ömürleri (—) senedir. Kendi zamanlarından Hazret-i Muhammedü’l-Mustafa'nın doğumuna kadar 3.300 sene olmuştur. Türbelerinin kubbesi önünde olan yüksek kubbe mescittir. Mihrabı içinde secde mahallinde ayak izleri bir taş üzerinde bellidir, boyu iki karıştır. Ökçeleri ve mübarek parmakları hamura tesir eder gibi tesir etmiştir.

Bu mescit kubbesinin sağında bir küçük kubbecik vardır, onun kapısından içeri girince sağ tarafta Hazret-i Musa'nın sol ayakları bir bucaktadır. Sanki henüz basmıştır. Sert bir taştır. Nakşının boyu iki karış iki parmaktır. Miskin ve hastalar içine su koyup içerler. Allah'ın emriyle şifa bulurlar.

Bu mübarek ayak kubbesinin sağ tarafında kaya içinde bir mağara vardır, Hazret-i Şuayb ibadetgâhıdır. Tanrı hakkı güzel kokusundan dimağ kokulanır. Bir demir kafes kapısı vardır, ama bu halvethane biraz karanlıktır, açık değildir.

Bu makamın kıblesi tarafında yalçın kaya yarılıp Cibril-i Emin vahiy ve suhuf getirdiği mahal bir parlak yerdir ki anlatılmaz. Bu türbeyi ziyaret ettiğimiz sırada Mülk suresinde kalmış bir hatm-i şerifim var idi, onu tamam edip sevabını mübarek ruhlarına hibe eyleyip ruhaniyetlerinden şefaat ve yardım talep edip âşinalık kazandık. Allah rahmet eylesin, Allah kabul ede.

Bu türbenin dere aşırısında yine kayalar içinde bir kubbede Hazret-i Şuayb Nebî kızı ziyareti. Peygamber haremi olmakla kapıları kapalıdır. Bazılar "Hazret-i Musa'ya verdiği kızdır" derler.

Ayrıca Bakınız

Nedir

Hakkında Tanımı

Ansiklopedi

Maddesi

Gezdiği Yer

Kısaca Bilgi

Yayınlanma: Güncellenme: 06.04.2024

Bu site genel internet kaynaklarından alınan bilgiler içerir. Kullanım sorumluluğu size aittir. Materyal sahiplerine ait olan içeriklerin, logoların ve telif ihlaliyle ilgili sorumluluğu ilgililere aittir. Bilgilerin doğruluğu ve güncelliği garanti edilmez. Hatalı veya eksik bilgiler için bize iletişim yoluyla bildirin.