Ağrıboz (Eğriboz) Adası
Ağrıboz (Eğriboz) Adası hakkında Seyahatname'de yer alan bilgi:
Evvela bu Ağrıboz, Hazret-i Risalet-penah'ın doğumundan 888 sene önce İskender-i Zülkarneyn hükmünde iken bu şehrin toprağı Rumeli karası tarafına bitişik idi. Tarihçi Rum Yanvan'a göre bu şehrin hakimi bir tedbirli ve Aristo akıllı Batlimus olmakla İskender'e arz eder ki,
"Bu kalemiz olan yer Rumeli tarafına birazcık yerden bitişiktir. Onu kesicilerle Ferhad gibi keselim. Kale ve şehrimiz ada olup düşmandan korunsun. Balık dalyanları yapıp [249b] balıklar çok olup bütün kale kullarına ondan maaş ve kralımıza nice hazine gelir ve şehrimiz balıkla gayet bolluk olur" diye İskender' e bu şekilde arz edince arzı kabul olup,
"İsteğin üzere o arz eylediğin yeri kesesin" diye İskender'den buyruk çıkınca hemen Ağrıboz hakimi başına insan deryasını toplayıp anılan boğazı kesip denizi beriden öteye akıtır. O mahalle kahinlerin ilmiyle büyük bir tılsım yapıp Akdeniz balıkları o kesilen boğazdan geçerken dalyanlarda ağ tuzaklara girip avlanır. Bu yüzden bu adaya Ağrıboz ipsarya demişler, yani Rumcada "balık ağı yeri" demektir. Ama bundan önce bu ada yerine "Makridiyo" derler imiş. Latincede "Makridiyo" uzun yere derler. Gerçekten de bu ada Rumeli tarafına uzun olduğu için "makri" derler. Rumca'da "Makridiyo" "iki boğaz" demektir. Gerçekte hala iki boğaz denizi içinde uzun bir adadır.
Bu Ağrıboz Adası'nın boyu 180 mildir ve çepçevre büyüklüğü 360 mildir. Dağlık, taşlık ve ormanlık yerler, abıhayat kaynak sular, verimli ovalar ve yeşillik yerler olup bir benzersiz sulu ve havası hoş seyirlik adadır ki çeşit çeşit ürünlerini bolluğundan hey'et bilginleri bu adayı yeşil yaparlar. Bu adaya denizden varırken bir sivri dağ 100 mil yerden belli olup o yüksek dağa Ağrıboz derler. Bir tarafı Kızılhisar Burnu Dağı' dır.
Bu adanın çepçevre deniz kıyısı baştan başa kat kat mamur Rum keferesi köyleriyle süslüdür. Ve adanın lodos tarafında Ağrıboz Kalesi vardır.
Ağrıboz'un iki büyük limanının anlatılması: Bu liman kalenin aşağı tarafında olup yukarı limanı yıldız rüzgarı ve poyraz tarafına açıktır. Kış günleri gemiler yatamaz, fırtınadan helak olur. Ama bu aşağı taraftaki büyük limanı benzersiz bir tabii limandır ki 400 parça gemi birlikte girip hepsi demir atıp huzur ile yatarlar. Hemen bir ırmağa girmiş gibi olurlar. Ve bazı gemiler İstanbul' da Galata önündeki gibi hisar önüne aykırı yatarlar.
Bu liman ağzında Ropoz Köyü tarafına bakar bir küçücük adacık vardır. Kaleye gayet yakındır, ismine Paşa Adası derler. Fatih Sultan Mehmed gemiyle geçip üstünde çadır kurup oturmuştur. Hala çadır yeri bellidir. Bu adacıktan kaleye kadar gemilerle köprü edip Rumeli tarafından kaleye İslam ordusu dökülüp yürüyüş edip kale fethedilmiştir. Bu adacıktan keşişleme rüzgarı tarafına Tuzla Burnu 5 mildir, oradan Rumeli tarafına Burgazlı Burun'a 25 mildir. Bu burundan kıbleye 3 mil kadar bir dere vardır, ismine (---) derler, abıhayattır. Bu mahalden Kızılhisar 45 mildir.
Ayrıca Bakınız
- Gaçiça (Gaïtsés)
- Nif (Kemalpaşa)
- Kayid Cami-i Ezher (Al-Azhar)
- Caferabad Tekkesi
- Şumuhzat (Sumukhrat)
- Gazi Piyale Paşa Ziyaretgahı
- Kırkdilim
- Hazret-i İmam Hasan el-Asker Ziyaretgahı
- Rahova (Oryahovo)
- Yıldırım Bayezid Han (Yıldırım) Cami
- Atpazarı Hanı Kervansarayı
- Gözlüzade (Kale) Cami
- Muharrem Paşa Camii
- Verek Kilisesi
- Şehid Ali Şengah Hamamı
- Lankaza (Langaza)
- Yancıklar (Ataköy)
- Belgrad
- Marile (Maronya)
- Fötvar (Dunaföldvár)